• Pomem, Pöh, Paem, Pmyo Hazırlık Kursları
  • Regnum Sports

Astronotların yer çekiminden bağımsız olarak uzayda rahatça hareket ettiğine veya insanların yerçekiminin olmadığı özel alanlarda serbestçe dolaşma videolarına hepimiz şahit olmuşuzdur. Ne kadar da eğlenceli görünüyor değil mi? Peki bu durum iskelet sistemimiz için de eğlenceli bir durum mu? Tabi ki kısa bir süre için yer çekimsiz ortamda kalanlar için geçerli bir durum değil fakat astronotlar uzayda geçirdikleri uzun zaman dilimlerinden sonra dünyaya döndüklerinde adım atamaz bir halde dönmüş olurlar. Bunun fiziki sebebine spor bilimleri literatüründe yer alan bir kavram ile cevap vereceğiz.

 

Astronotlar uzayda bir uzay mekiğini parmaklarıyla oynatacak kadar rahat hareket edebilirler. Bunun sebebi her ne kadar yer çekiminin olmaması gibi görünse de ona bağlı başka bir unsurdur. Basınç! Evet uzayda yerçekimsiz ortamda vücuda etki eden herhangi bir basınç olmamasından dolayı astronotlar çok kolay hareket ederler. Bu her ne kadar uzayda astronotların işlerini kolaylaştırsa da insan vücudu buna alışkın olmadığı için dünyaya döndüklerinde çok zorlu anlar yaşayacaklardır.

 

İnsan vücudunun komuta merkezi olan beyin, her zaman bedenin iç dengesini (homeostazis) korumak ve stabil yaşam şartlarına uyumlu olmak ister. İnsan vücudu dünyadaki yaşama göre yaratıldığı için de beyin doğal olarak her zaman dünya şartlarına göre vücudu yönetir. Bu yüzden astronotlar her ne kadar fiziken uzaya gitseler bile beyin hala farkında olmadan dünyadaymış gibi davranır.

 

İnsanların hareket etmesini sağlayan şey her ne kadar iskelet ve kas sistemleri olsa da onlar kadar önemli bir diğer unsur da dış basınçtır. Vücudumuzdaki iç basınç ve vücut dışındaki dış basınç sayesinde insan vücudu ayakta kalır. Spor literatüründe bu olaya kemik-yük dengesi denir. Uzayda herhangi bir dış basınç olmadığı için astronotlar çok büyük uğraşlar vermeden hareket edebilirler. Bu durumda kemiklere etki eden bir yük olmadığı için kemik-yük dengesi bozulur. Astronotların dünyaya döndüklerinde yürüme zorluğu yaşamasının sebebi budur. Uzayda tabir-i caizse basınç tembelliğine alışan kemikler dünyaya kemik-yük dengesizliği ile döndüklerinde dış basınçla karşılaşırlar. Uzun zaman basınca maruz kalmayan kemikler aniden gelen basınç yüküne yenik düşerler.

 

Günlük hayatta, özellikle yaşlılarda ve kadınlarda hareketsiz kalmak kemik erimesinin ve kemik kaybının başlıca sebeplerinden biridir. Hareketsiz kalan vücudun kemiklere gerektiği kadar yük bindirememesinden dolayı kemik-yük dengesi bozulur.  Kemik yük dengesi bozulan insanlarda kemik erimesi ve kemik kaybı yaşanması daha olasıdır.

 

Kemik-yük dengesini geliştirmek için sporun önemi çok büyüktür. Özellikle kuvvet antrenmanlarında vücuda binen yük sadece kasları değil kemik-yük dengesi korumak için kemikleri de geliştirir. Gelişen kemikler sağlığı korumada ve yaşlılık dönemlerinde rahat yaşama konusunda kişiye büyük avantaj sağlar.

 

Emir Duman | Antrenör

İnstagram: @eemirduman